Periodontitis – Diş Destek Kemik Doku Kaybı; dişi destekleyen alveolar kemiğin iltihaplanmasıdır. Bir başka değişle dişe destek olan kemiğin yıkılmasıdır. Bu halk arasında diş kemiği erimesi olarak da bilinir. Periodontal hastalıkların bir çoğu gibi ağrısızdır. Lakin geri dönüşü mümkün olamayan hasarlara ve hatta diş kayıplarına neden olabilmektedir.
Gingivitisler tedavi edilmediğinde ilerleyerek periodontitise dönüşmektedir. Diş etini bir bardak, dişeti altındaki alveolar kemiği bardağın altındaki masa olarak düşünebiliriz. Bardağı su ile doldurmaya başlarsak bardak belirli bir suyu alacak ama sonrasında su bardaktan taşacak ve masayı ıslatacaktır. Başka bir deyişle diş eti iltihaplanmaya başladığında belirli bir iltihabı bir bardak gibi tutacaktır sonrasında iltihaplanma devam ettiğinde dolup taşan bir bardak misali iltihapta diş etinden altındaki alveolar kemiğe geçerek alveolar kemiğin iltihaplanmasına neden olacaktır. Bu iltihaplanma kemiğin erimesine ve bağlantı epitelinin apikale göç etmesiyle “destek doku kaybına” yani periodontal yıkıma dönüşmüş olacaktır.
Periodontitis – Diş Destek Kemik Doku Kaybı Nedir?
Ağız bakımının uzun sürteli ihmal edilmesiyle birlikte avelolar kemiğin uzun dönemli kaybı ile meydana gelen bağlantı epitelinin apikale göçü; kronik periodontitis olarak isimlendirilir. Kronik Periodontitiste ataçman kaybını diş eti çekilmesi izleyebilir. Bu durumda destek doku kaybı oluşmuştur. Sulcus (diş eti cebi) 3 mm veya daha az ise fırçalama ile diş ve sulkus temizlenebilir ancak bir çok durumda bağlantı epitelinin apikale göç hızını diş eti takip edemez ve sulkus derinliği 3mm üzerine çıkar bu durumda fırçalanamayan alanlar oluşturduğundan kemik kaybı ve epitelinapikale göçü hızlanarak devam eder.
Bazı hastalarda ise ağız içindeki bakterilere duyarlılık fazladır ve bu kişilerde mikrobiyaldental plak ile meydana gelen yıkın daha fazla ve daha sıktır. Bu yüzden bu bireylerde erken yaşta ileri seviye destek doku kaybı görülür. Bu tip kemik kayıpları agresif-periodontitis olarak isimlendirilir. Bu bireylerde diş eti, hızlı kemik yıkımını takip edemediği için ileri derece destek kemik kaybı oluncaya kadar fark edemezler ve 30 lu yaşlarda diş sallanması ile farkına varırlar. Bu durumda mevcut hastalık ilerlemiş ve tedavisi güçleşmiştir.
Tedavileri gingivitisten daha zor, komplike ve daha maliyetlidir. Öncelikle kaybedilen destek doku miktarına göre tedavi yolu izlenir.
Başlangıç dönemde; ataçman kaybı meydana gelmiş ama kayıp 1-3 mm ile sınırlıdır. Dişlerde herhangi bir mobilite yok veya 1. Derece mobilite mevcuttur. Çoğunlukla tedavi için “Detertraj”, ardından anestezi ile diş eti içindeki iltihabın kazınmasıyla yani “küretaj” işlemi yeterli olmaktadır. Ancak bazı durumlarda küretaj işlemine ek diş eti formunun ve alveolar kemiğin formunun düzenlenmesi yani “flep” işlemi yapılması gerekli olabilir.
Orta seviye ataçman kaybında; kayıp 4-6 mm e ulaşmış ve mobilite 1 veya 2 derece olmuştur. Detertraj, küretaj işleminin yanında kemik miktarını arttırmak için greft (kemik tozu) ve membran (kemik tozunu örtmek amaçlı kullanılan zar) ile rejeneratif tedavilerin yapılması gerekebilir
İleri seviye ataçman kaybında; ise kayıp 6 mm üzerine çıkmış ve mobilite 2 veya 3 dereceye ulaşmıştır ve bazı dişlerin kaybı ile sonuçlanabilen bir noktaya gelinmiştir. Bu tür vakalarda hem tedavi zorlaşmış, hem de maliyeti artmıştır. Buna karşın başarı oranı düşmüştür.
Youtube Style
Instagram Style
Facebook Style